Bismillahirrahmanirrahim
Soru
352:
Maide
44'te "rabbaniyyun", kitabın muhafızı ve şahidi
olarak tanıtılmaktadır. Kitabın şahidi ve muhafızı
olmak, masum olmayı gerektirir. Ayrıca bu ayetin
tefsirinde imamlara tefsir edilişi de masum
olmaları gerektiğini göstermektedir ancak Maide
63'te yine "rabbaniyyun"dan bahsederken onları
görevlerini ihmal ettikleri için kınıyor.
Yine buraya bağlı olarak Hz.
İsa'nın havarileri masum mu? Değillerse
"rabbanıyun" sınıfında sayılmazlar mı? Yoksa
"rabbaniyun" kavramı Hz. İsa'dan önceye mi ait bir
kavramdır. Selam ve dua ile.
Cevap:
Tefsir-i Numune’de diyor ki, Rabbaniyyun ve Ahbar
kelimeleri aslında iyi manalar içeren kelimelerdir
ve bazı yerlerde Maide 44’te olduğu gibi asıl
manasında kullanılmıştır; ama çoğunlukla asıl
manasında değil o gün halk arasında ıstılah olan
(genel Yahudi âlimleri ve Hıristiyan âlimleri)
manasında kullanılmıştır ki 63. ayette de
böyledir. Dolayısıyla birinci manada
kullanıldığında zahiren masum olan âlimler, mesela
peygamberlerin vasileri kastedilmiştir. Ama ikinci
manada kullanıldığında böyle değildir. Hz. İsa’nın
Havarileri de zahiren ikinci manaya dâhildirler ve
Hz. İsa’nın vasileri hükmünü taşımıyorlardı (veya
en azından hepsi böyle değildi.
|